Hasta memnuniyetini öncelik edinen, güvenilir yaklaşımı ve başarılı tedavileriyle öne çıkan bir üroloji uzmanıdır.
Erektil Disfonksiyon Tedavisi
Erektil Disfonksiyon Nedir?
Erektil disfonksiyon, cinsel ilişki için yeterli penis sertliğinin sağlanamaması ya da sürdürülememesi durumudur. Klinik olarak en az üç ay süreyle devam eden bu durum, hem bireysel yaşam kalitesini hem de partner ilişkilerini olumsuz etkiler.
Dünya genelinde 40 yaş üstü erkeklerin yaklaşık %50’sinde belirli düzeylerde erektil işlev bozukluğu görülmektedir. Erektil Disfonksiyon yalnızca bir cinsel sağlık problemi değil; aynı zamanda sistemik hastalıkların da ilk belirtisi olabilir.

Erektil Disfonksiyon Nedenleri
Erektil disfonksiyonun nedenleri genellikle çok faktörlüdür. Damar sağlığını bozan hastalıklar, sinir iletimini etkileyen bozukluklar, hormonal dengesizlikler, psikolojik stres faktörleri ve bazı ilaçların yan etkileri en sık karşılaşılan nedenler arasındadır. Kan akımının bozulması, penis içinde yeterli kanın birikmesini engellerken; sinir hasarı, cinsel uyarının beyne iletiminde aksamalara yol açar. Tes*tos*teron düzeylerindeki düşüş, cinsel istekte ve performansta azalmaya neden olabilir. Ayrıca depresyon, anksiyete ve ilişki sorunları da sertleşme üzerinde doğrudan etkilidir.
Erektil disfonksiyonun nedenleri çok boyutludur ve genellikle vasküler, nörojenik, hormonal, anatomik ya da psikojenik faktörlerin bir kombinasyonundan kaynaklanır:
- Vasküler nedenler: Ateroskleroz, hipertansiyon, diyabet gibi durumlar penise yeterli kan akışını engelleyebilir.
- Nörolojik nedenler: Omurilik yaralanmaları, Parkinson hastalığı veya multipl skleroz gibi sinir sistemini etkileyen durumlar.
- Hormon dengesizlikleri: Tes*tos*teron eksikliği, hipo*gonadizm, pro*laktinoma.
- Psikolojik faktörler: Depresyon, anksiyete, ilişki problemleri, performans kaygısı.
- İatrojenik nedenler: Prostat cerrahileri, bazı ilaçlar (örneğin anti*hipertansifler, anti*depresanlar).
Erektil Disfonksiyonda Risk Faktörleri ve Altta Yatan Hastalıklar
Erektil disfonksiyon genellikle belirli risk faktörlerinin birikimiyle gelişir. Diyabet, hipertansiyon, kalp damar hastalıkları ve obezite gibi kronik hastalıklar bu riski önemli ölçüde artırır. Özellikle damar sertliği (ateroskleroz) penise giden kan akışını engelleyerek sertleşme sorunlarına yol açar.
Sigara kullanımı, yüksek kolesterol, hareketsiz yaşam tarzı ve kötü beslenme alışkanlıkları da bu riskleri güçlendirir. Ayrıca tes*tos*teron eksikliği, tiroid bozuklukları ve böbrek hastalıkları gibi hormonal ya da metabolik bozukluklar da altta yatan nedenler arasında yer alabilir. Erektil disfonksiyon bazen ciddi bir kalp hastalığının ilk belirtisi olabilir.
Erektil Disfonksiyonun Belirtileri Nelerdir?
Sertleşmenin yeterli olmaması ya da cinsel ilişki boyunca sürdürülememesi, erektil disfonksiyonun en belirgin belirtisidir. Bununla birlikte cinsel istekte azalma, sabah sertliklerinin kaybı ve cinsel tatminde düşüş gibi diğer bulgular da tabloya eşlik edebilir. Bazı erkekler bu durumu zaman zaman yaşarken, bazılarında tamamen kalıcı hale gelebilir.
Belirtiler hem fiziksel hem de psikolojik olarak bireyi etkileyebilir ve özgüven kaybına neden olabilir. Erektil disfonksiyonun varlığında, belirtiler ne kadar hafif olursa olsun, altta yatan sistemik bir hastalık ihtimali mutlaka göz önünde bulundurulmalıdır.
Erektil disfonksiyon belirtileri;
- Cinsel aktivite sırasında penis sertliğinin yeterli olmaması
- Sertleşmenin cinsel ilişki süresince korunamaması
- Sabah ereksiyonlarında belirgin azalma
- Libido (cinsel istek) kaybı ile birlikte görülebilir
- Cinsel tatmin düzeyinde azalma
Bu belirtiler kalıcı hale geldiyse, mutlaka klinik değerlendirme gereklidir.
Erektil Disfonksiyon Tanısı Nasıl Konur?
Erektil disfonksiyon tanısı, ayrıntılı bir hasta öyküsüyle başlar. Cinsel işlev, genel sağlık durumu, yaşam tarzı alışkanlıkları ve psikolojik durum sorgulanır. Fizik muayene ile damar yapısı, sinir refleksleri ve hormonal belirtiler değerlendirilir.
Gerekli durumlarda laboratuvar testleri ve görüntüleme yöntemleri uygulanır. Tanıda kullanılan kısa formlar ve anketler, hastalığın ciddiyetini ve yaşam kalitesi üzerindeki etkisini ölçmeye yardımcı olur. Bu değerlendirmeler neticesinde, erektil disfonksiyonun nedeni ve şiddeti belirlenerek uygun bir tedavi planı oluşturulur.
Erektil Disfonksiyonda Erken Tanının Önemi
Erektil disfonksiyon, sıklıkla daha ciddi bir hastalığın erken belirtisi olabilir. Bu durum, özellikle koroner arter hastalığı ve diyabet gibi kronik hastalıklarla yakın ilişkilidir.
Erken tanı, sadece cinsel işlevin korunmasını sağlamakla kalmaz; aynı zamanda yaşam kalitesini belirgin şekilde artırır. Ayrıca altta yatan hastalıkların erken teşhis edilmesi, uzun vadeli sağlık sonuçlarını da iyileştirir. Bu nedenle erektil disfonksiyon yaşayan bireylerin gecikmeden üroloji uzmanına başvurması büyük önem taşır.
Erektil Disfonksiyonda Uygulanan Testler
- Total ve serbest tes*tos*teron düzeyleri: Hormon düzeylerini değerlendirmek için kullanılır.
- Lipid profili ve açlık kan şekeri: Metabolik sendrom ve diyabet taraması için gereklidir.
- Penil renkli Doppler ultrasonografi: Penise kan akışını ve venöz kaçışı değerlendiren görüntüleme yöntemidir.
- Nocturnal Penil Tumesans (NPT) testi: Uyku sırasında spontan sertleşmelerin olup olmadığını belirler.
- Intrakavernöz enjeksiyon testi: Penis içine ilaç verilerek damar ve doku yanıtı gözlemlenir.
- Sinir iletim testleri ve refleks muayenesi: Nörolojik bozuklukları dışlamak için kullanılır.
- Psikolojik değerlendirme: Anksiyete, depresyon ve performans kaygısı gibi psikolojik faktörler araştırılır.
Erektil Disfonksiyon Tedavisi Ankara
Erektil disfonksiyon tedavisi Ankara kliniğimizde kişiye özel planlanır. Altta yatan hastalıkların kontrol altına alınması çoğu zaman tedavinin temelini oluşturur.
Erektil disfonksiyon tedavisi basamaklıdır ve önce yaşam tarzı değişiklikleri ve psikolojik destek gibi invaziv olmayan yöntemler tercih edilir. Daha sonra ilaç tedavileri, cihazlar ve son çare olarak cerrahi seçenekler değerlendirilir.
Multidisipliner yaklaşım, özellikle karmaşık ya da dirençli olgularda daha başarılı sonuçlar verir. Tedavide başarı, sadece ilaçlarla değil, bireyin motivasyonu ve sürece aktif katılımıyla da yakından ilişkilidir.
1. Erektil Disfonksiyon İçin İlaç Tedavileri: PDE5 İnhibitörleri
Fosfodiesteraz tip 5 inhibitörleri (PDE5 inhibitörleri) erektil disfonksiyon tedavisinde en sık kullanılan ilaç grubudur. Bu ilaçlar, penis damarlarında gevşeme sağlayarak kan akımını artırır ve böylece sertleşme sürecini destekler. Sildenafil, tadalafil, vardenafil ve avanafil bu gruba dahildir. Etki süreleri ve başlama zamanları farklılık gösterdiğinden hastanın yaşam tarzı ve cinsel aktivite sıklığına göre uygun ajan seçilir. Bu ilaçlar cinsel uyarı olmadan etki göstermez. Kalp hastalığı olan hastalarda, özellikle nitrat grubu ilaç kullananlarda dikkatli olunmalıdır.
2. Şok Dalga (ESWT) ile Erektil Disfonksiyon Tedavisi
Düşük yoğunluklu şok dalga tedavisi (ESWT) son yıllarda non-invaziv bir yöntem olarak dikkat çekmektedir. Bu tedavi, penise uygulanan ses dalgalarıyla yeni damar oluşumunu teşvik eder. Damar kaynaklı hafif ve orta şiddette erektil disfonksiyon olan hastalarda olumlu sonuçlar bildirilmiştir. Tedavi genellikle haftada bir uygulanan 6-12 seanslık kürlerden oluşur. Etki mekanizması halen araştırılmakta olmakla birlikte, bazı çalışmalarda damar elastikiyetinde artış ve mikrosirkülasyonda iyileşme gözlenmiştir. ESWT, ilaçlara yanıt vermeyen ya da ilaç kullanmak istemeyen hastalar için alternatif bir seçenektir.
3. Erektil Disfonksiyon İçin Vakum Cihazları ve Penil Protezler
Vakum ereksiyon cihazları, mekanik olarak penise kan çekilmesini sağlar. Dışarıdan uygulanan negatif basınç ile kanın penis içine dolması sağlanır ve sertleşme elde edilir. Bu cihazlar ilaç tedavisine yanıt vermeyen ya da ilaç kullanamayan hastalarda etkili olabilir. Penil protez ameliyatı ise son basamak tedavi olarak düşünülür. Protezler genellikle şişirilebilir veya bükülebilir şekilde tasarlanır ve kalıcı bir çözüm sunar. Cerrahi tedavi sonrası hasta memnuniyeti genellikle yüksektir, ancak enfeksiyon ve mekanik sorunlar gibi komplikasyon riski göz önünde bulundurulmalıdır.
4. Erektil Disfonksiyonda Yaşam Tarzı Değişikliklerinin Önemi
Sağlıklı bir yaşam tarzı, erektil disfonksiyonun hem önlenmesinde hem de tedavisinde temel bir rol oynar. Sigara kullanımının bırakılması, alkol tüketiminin sınırlandırılması, düzenli fiziksel aktivite, dengeli beslenme ve kilo kontrolü, erektil fonksiyon üzerinde olumlu etki sağlar. Ayrıca stresin azaltılması ve uyku kalitesinin artırılması da sertleşme sağlığını iyileştirebilir. Yaşam tarzı değişiklikleri sadece belirtileri azaltmakla kalmaz; aynı zamanda ilaç tedavilerinin etkinliğini de artırır.
5. Eksozom ile Erektil Disfonksiyon Tedavisi
Eksozom tedavisi erektil disfonksiyon yaşayan erkeklerde son yıllarda geliştirilen yenilikçi ve biyolojik bir yaklaşımdır. Bu tedavi, k*ö*k hücrelerden elde edilen eksozom adı verilen nano boyuttaki hücresel veziküllerin, hasar görmüş damar ve sinir dokularının onarımını desteklemesi prensibine dayanır. Eksozomlar, büyüme faktörleri, proteinler ve mikroRNA’lar gibi hücresel iletişim moleküllerini içerir. Penil dokulara enjekte edilen bu eksozomlar, mikrodolaşımı artırarak kan akışını iyileştirir, sinir rejenerasyonunu destekler ve erektil dokunun yenilenmesine yardımcı olur.
Geleneksel ilaç tedavilerinden farklı olarak eksozom uygulaması, semptomları geçici olarak baskılamak yerine sorunun kökenine yönelik bir onarım süreci başlatmayı hedefler. Klinik araştırmalar, bu yöntemin özellikle damar kaynaklı erektil disfonksiyonda umut verici sonuçlar sağladığını göstermektedir. Tedavi genellikle ağrısız, enjeksiyon temellidir ve hastanın kendi dokularında uzun vadeli iyileşme etkisi oluşturabilir.
Erektil Disfonksiyon İçin Hangi Bölüme Gidilir?
Erektil disfonksiyon yaşayan bireylerin başvurması gereken temel uzmanlık alanı ürolojidir. Üroloji uzmanları, hem tanı koyma hem de tedavi planlama konusunda yetkindir. Gerekli durumlarda endokrinoloji, kardiyoloji ve psikiyatri gibi diğer branşlardan da destek alınabilir. Multidisipliner yaklaşım, özellikle birden fazla risk faktörü olan hastalarda daha etkili sonuçlar verir.
Erektil Disfonksiyon Nasıl Anlaşılır?
Erektil disfonksiyon genellikle cinsel ilişki sırasında penis sertliğinin yeterli olmamasıyla fark edilir. Sabah sertliklerinin kaybı, cinsel istekte azalma ve tatmin duygusunda düşüş de diğer uyarıcı belirtilerdir. Bu şikayetlerin birkaç hafta içinde geçmesi beklenebilir ancak üç aydan uzun süren durumlarda medikal değerlendirme mutlaka gereklidir.
Erektil Disfonksiyon İlaçları Nelerdir?
Erektil disfonksiyon tedavisinde kullanılan ilaçlar arasında sildenafil, tadalafil, vardenafil ve avanafil yer alır. Tüm bu ilaçlar aynı gruba ait olup, farklı etki süreleri ve başlama zamanlarına sahiptir. Hangi ilacın tercih edileceği, hastanın yaşam tarzı, sağlık durumu ve beklentileri dikkate alınarak belirlenir. Bu ilaçlar yalnızca hekim önerisiyle ve doğru dozda kullanılmalıdır.
- Sildenafil (Viagra)
- Tadalafil (Cialis)
- Vardenafil (Levitra)
- Avanafil (Stendra)
- Tüm bu ilaçlar PDE5 inhibitörü olup, farklı yarılanma ömürlerine ve etki sürelerine sahiptir. Doz ayarlamaları ve kontrendikasyonlar mutlaka hekim kontrolünde değerlendirilmelidir.
Erektil Disfonksiyon Kendiliğinden Geçer mi?
Bazı durumlarda, özellikle psikolojik kaynaklı vakalarda, erektil disfonksiyon geçici olabilir. Ancak altta yatan organik bir hastalık söz konusuysa kendiliğinden düzelme ihtimali düşüktür. Bu nedenle şikayetlerin devam ettiği her durumda erken tıbbi değerlendirme şarttır.
Erektil Disfonksiyon Egzersizleri İşe Yarar mı?
Pelvik taban kaslarını güçlendiren egzersizler, özellikle hafif düzeyde erektil disfonksiyonu olan erkeklerde fayda sağlayabilir. Düzenli yapılan egzersizler kan dolaşımını artırır ve sinir iletimini destekleyebilir. Kegel egzersizleri olarak bilinen bu uygulamalar, medikal tedavilere yardımcı olarak önerilmektedir.
Erektil Disfonksiyon ICD Kodu Nedir?
Uluslararası Hastalık Sınıflandırması'na (ICD-10) göre erektil disfonksiyonun kodu N52 olarak belirlenmiştir. Alt kodlar, organik ya da psikojenik kökenli ayrımları ifade eder. Bu kodlama, medikal kayıtlar ve sağlık sigorta işlemleri açısından önemlidir.
Psikolojik Erektil Disfonksiyon Nedir?
Bazı erkeklerde erektil disfonksiyonun nedeni tamamen psikolojik olabilir. Genellikle genç yaşta başlar, ani gelişir ve sabah sertlikleri korunmuştur. Depresyon, stres, özgüven eksikliği, performans kaygısı ve ilişki problemleri en sık nedenler arasındadır. Bu durumda psikoterapi, cinsel terapi ve bazen destekleyici ilaç tedavisi uygulanabilir.
HakkımdaOp. Dr. Emrah Topbaş
Üroloji Uzmanı Op. Dr. Emrah Topbaş, prostat, androloji ve pelvik taban tedavileri alanında uzmanlaşmıştır. Ankara’da modern tanı ve tedavi hizmeti sunuyor.
Sayfayı KeşfetHastanelerAnlaşmalı Hastaneler
SGK ve birçok özel sağlık sigortasıyla anlaşmalı olan Ankara’daki kliniğinde, ürolojik hastalıkların tanı ve tedavisinde kapsamlı sağlık hizmeti sunmaktadır.
Sayfayı KeşfetBasındanGörsel ve Yazılı Medya
Üroloji alanındaki güncel gelişmeleri yakından takip ederek basında sıkça yer almakta; halkı bilinçlendiren röportaj ve bilgilendirici içeriklere katkı sunmaktadır.
Sayfayı Keşfet


